Asgari ücrete tepkiler sürüyor: Sefalet içinde yaşıyoruz, çalışanlar eziliyor

Diyarbakır’da yurttaşlar, 2025 yılı taban fiyatının 22 bin 104 lira belirlenmesine reaksiyon gösterdi. Bu sayıyla geçinmenin mümkün olmadığını söz eden yurttaşlar, insanların sefalet içerisinde yaşadıklarını, çalışanların ise her vakit ezildiğini lisana getirdi.

Yeni taban fiyatın 22 bin 104 lira olarak belirlenmesine yansılar sürüyor. Minimum fiyata gelen yüzde 30’luk artırımın enflasyonun altında kalırken, minimum fiyatla çalışan bir kişinin temel muhtaçlığını nasıl karşılayacağı merak konusu oldu. Taban fiyata yapılan artırıma reaksiyonlarını ANKA Haber Ajansı’na aktaran Diyarbakır’daki yurttaşlar, yapılan artırımın kabul edilmez olduğunu belirtti.

Ülkede yaşanan ekonomik krizden dolayı dertli olduklarını söyleyen Adnan Çelik, minimum fiyata yapılan artırımın yetersiz olduğunu tabir ederek, “En azında 25 bin lira olmalıydı. Aslında 30 bin lira olması gerekiyordu fakat istikrarın korunması için 25 bin lira da olabilirdi. Dertliyiz şu an. Minimum ücretlilere kâfi artırımı yapmadıklarına nazaran, emeklilere de artırım yapmayacaklar” diye konuştu.

‘Sesimizi çıkardığımız vakit haksız oluyoruz’

Alınan maaşın kirayı bile karşılamadığını aktaran Kemal Güler ise, şunları kaydetti:

“Bir öğün yemek 400 lira olmuş. Aylık 12 bin lira yalnızca bir öğün yemeğe harcanıyor. Çalışan kişi, meskenine ekmek mi götürsün, kira, doğal gaz, elektrik masrafını mı versin? Kelamda doğal gazı kendi ülkemizde ürettik lakin ne yazık ki en yüksek doğal gazı insanlarımız ödüyor. Bu süreci katlanmak zorunda bırakıldık. Sesimizi de çıkaramıyoruz. Sesimizi çıkardığımız vakit haksız oluyoruz. Ben Allah’tan öteki kimseden korkmam, bir canım var onu da sadece Allah alır. Beşerler sefalet içesinde. Gidip kimin kapısını çalalım. Ülkemizdeki insanların daha rahat yaşamaları için yetkililer harekete geçmeli.”

‘Çalışanlar her vakit ezilmek zorunda kalıyor’

Memur emeklisi olduğunu belirten Ramazan Altınkılınç, her şeye yüzde 70 dolayında artırım gelirken, taban fiyata yüzde 30 artırımın yapılmamı akıl ve mantığa ters olduğunu lisana getirerek, “Bunu tasvip etmiyoruz. Çalışanlar her vakit ezilmek zorunda kalıyor. Taban fiyata en az yüzde 80 artırım yapılmasını bekliyorduk. Taban fiyata bu halde belirlenmesiyle biz emekliler olarak artık bir beklentimiz kalmadı. Çalışanlar bundan sonra nasıl yönetim edecekler? Bir ailede üç kişi çalışsa bile yeniden yetmiyor” tabirleri kullandı.

’22 bin liraya kimse geçinemez’

Yurttaşlardan Sergen İtina ise 22 bin lira maaş alan biri şayet kiracıysa geçinemeyeceği belirterek, “Geçinmek için o kişi gidip, hırsızlık ve dolandırıcılık yapmak zorunda kalacak. Zira öteki devası yok. Çocuğuna ekmek götürmesi için bunları yapmak zorunda kalacak. 22 bin liraya kimse geçinemez. Kiracı olursanız, 20 bin lirayı kiraya verdikten sonra 2 bin lirayla nasıl geçineceksiniz? Kiranın yanı sıra, elektrik, doğal gaz masrafları olacak. O kişi çocuğunu okutmayacak mı? Minimum fiyat bugünkü kaidelere nazaran 50-60 bin lira olması gerekiyor. Zira en düşük kira 20 bin lira” açıklamalarında bulundu.

‘Ev kirası 15 bin lira olduğunu düşünürsek, kalan 7 bin lirayla nasıl geçimini sağlayacak’

Mehmet Zahir Gültekin, konut kiraları ile minimum fiyatın eş paha olduğunu lisana getirerek,  “Asgari fiyat en az 40 bin lira olmalı. Şayet bu sayının altında maaş alıyorsanız, geçinmeniz mümkün değil. Meskendeki masrafları hesapladığınızda taban fiyatı aşıyor. 22 bin liraya kimse geçim sağlayamaz. Mesken kirası 15 bin lira olduğunu düşünürsek, kalan 7 bin lirayla nasıl geçimini sağlayacak. Taş mı yesin, ekmek mi yesin” halinde konuştu. (ANKA)